|
|
Özü :
DAVALI KEFİL, KREDİ SÖZLEŞMESİNİN 17. MADDESİNE GÖRE İMZASINI
HAVİ SÖZLEŞME LİMİTİNİ AŞMAMAK KAYDIYLA KREDİ BORÇLUSUNUN BANKA İLE YAPTIĞI VE
YAPACAĞI DİĞER SÖZLEŞMELERDEN DOĞACAK BORCU DA TEKEFFÜL EDEREK BK.493 VE
494.MADDELERİNDEKİ HAKLARINDAN FERAGAT ETMİŞTİR.
|
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Mahalli Asliye Hukuk
Mahkemesi'nce verilen 7.4.1989 tarih ve 65-121 sayılı hükmün temyizen tetkiki
davacı banka vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde
verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup
düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkili bankanın dava dışı C.A. ile imzaladığı 16.11.1983, 15.9.1986, 25.6.1986, 27.4.1987 ve 13.11.1987 tarihli ve toplam 91.000.000 lira limitli kredi sözleşmeleri uyarınca C.'ye kredi kullandırdığını, davalının ise bu kredi sözleşmelerinden 16.11.1983 tarih ve 1.000.000 lira limitli olanını müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, bilahare kredi borçlusu C.'nin iflas ettiğini ve davalının sorumluluğunda bulunan 1.000.000 liranın tahsili amacıyla girişilen ilamsız takibe itirazda bulunduğunu ileri sürürek, takibe yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının iflas masasından tüm alacağını aldığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia ve savunmaya, toplanan delillere ve birbirini teyid eden bilirkişi raporlarına göre, davacı bankanın davalının da müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı 16.11.1983 tarih ve 1.000.000 lira limitli kredi sözleşmesi ile davalının kefili bulunmadığı banka kredi sözleşmeleri uyarınca dava dışı kredi borçlusuna kredi kullandırdığı, ancak 16.11.1987 tarihinde kullanılan tüm kredi borcunun ödenerek hesabın sıfırlandığı, borcun bu tarihten sonra açılan yeni kredilerden kaynaklandığı, davalının kefili bulunduğu borcun daha önce tasfiye edilmesi nedeniyle davalının sorumluluğunun sona erdiği sonucuna varılarak davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı banka vekili temyiz etmiştir. Davacı bankanın toplam 91. 00.000 lira limitli 5 adet kredi sözleşmesi uyarınca dava dışı müflis C. A.'ya kredi kullandırdığı davacının bu sözleşmelerden 15.11.1983 tarih ve 1.000.000 lira limitli olanını müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, hesabın kat edildiği tarih itibariyle kendisi ile kredi borçlusu arasındaki kredi ilişkisinin tamamen sona ermediği ve davacı bankanın bu tarih itibariyle kredi ilişkisinden dolayı bir miktar alacaklı bulunduğu hususları ihtilafsızdır. Davacı banka ile kredi borçlusu arasındaki kredi ilişkisi henüz tamamen sona ermediğine göre bir tarihte borcun sıfırlanması davalı kefili kefaletten kurtarmaz. Kaldı ki davalı kredi sözleşmesinin 17. maddesi hükmünce imzasını havi sözleşme limitiyle sınırlı kalmak kaydıyla, gerek bu sözleşme ve yapacağı diğer sözleşmelerden doğacak borca kefalet etmiş ve BK.nun 493 ve 494. maddelerindeki haklarından da feragat etmiştir. Bu nedenlerle mahkemece kefil olan davalının sorumluluğunun bir tarihte hesabın sıfırlanması nedeniyle sona ermeyeceği nazara alınarak, davalı tarafın, alacağın müflis kredi borçlusunun iflas masasından tahsil edildiği yolundaki savunması araştırılmak ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmek gerekirken yerinde olmayan gerekçe ve eksik incelemeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenlerle davacı banka yararına BOZULMASI gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı banka vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı banka yararına BOZULMASINA ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 3.12.1990 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.****** |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder