T.C. YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ
E. 2009/8068 K. 2009/7497 T. 12.11.2009
DAVA : Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili davalılardan Tuncer Çak.'ın müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını, ancak kendisine ait ‘B... Unlu Mamuller Turizm İnşaat San. ve Tic. Ltd.
Şirketindeki' hisselerini düşük bir bedelle yakın arkadaşı olan diğer davalı Iraz Çam. Kah.'a alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan Iraz Çam. Kah. şirketin borca batık olduğunu, kendisinin diğer davalının durumunu bilmediğini, şirket hisselerinin değerinin üzerinde satın alındığını ve iyi niyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, diğer davalı cevap vermemiştir.
Mahkemece tasarrufun iptali için gerekli şartların oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK.nun
277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun Iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece borçlu davalının diğer davalıya yaptığı şirket hissesi devrinin şirketin borca batık olması nedeniyle alacaklıların zararına yapılmış bir tasarruf mahiyetinde görülmemesi
ve yasada yazılı iptal koşullarının oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. İİK.nun
277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan iptal davası borçlunun alacaklılarına zarar veren bazı tasarruflarını alacaklı davacı bakımından alacağı oranında hükümsüz hale getirmeye yarayan ve borçluların haciz ve iflas gibi tasarruf yetkilerinin kısıtlanmasından
önce alacaklılarından mal kaçırmak kastı ile, kötü niyetle yapmış oldukları hukuki işlemleri davacı alacaklı bakımından hükümsüz sayarak borçlunun mal varlığından çıkardığı mal üzerinde alacaklının cebri icra yolu ile alacağını elde etmesini sağlayan bir davadır.
Aynı yasanın 278 ve 279. maddelerinde sayılan koşulların varlığı halinde tasarrufun, başka bir sebep aranmaksızın mutlak surette iptale tabi olduğu, 280.maddede ise malvarlığı borçlarına yetmeyen borçlunun alacaklılarına zarar verme kastı ile yaptığı işlemlerin
borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği belirtilmiştir. Somut olayda davaya konu edilen tasarruf borçlu davalı
Tuncer Çak.'a ait şirket payının diğer davalı Iraz Çam. Kah.'a düşük bedelle ve muvazaalı olarak satılmasıdır. Davaya konu edilen şirketin borca batık olması nedeni ile satışından alacaklıların zarar görmeyeceğinin kabulü yukarda belirtilen yasa maddelerine
uygun düşmemektedir. Bu nedenle dava şartlarının oluşmasından sonra,
tasarrufa konu edilen şirket paylarının tasarruf tarihindeki değerlerinin saptanarak, satış değeri ile gerçek değeri arasında fahiş fark olup olmadığının belirlenmesi, davalılar arasında akrabalık, iş arkadaşlığı, komşuluk gibi bir yakınlığın olup olmadığının
araştırılması, davalı 3. kişi olan Iraz Çam. Kah.'ın borçlunun alacaklılardan mal kaçırma kastını bilebilecek durumda olup olmadığının tesbiti,
şirket paylarının satışının İİK.nun
280 /son maddesinde yazılı olan ticari işletmenin devri niteliğinde olup olmadığı ve davada İK.nun 278, 279 ve 280. maddelerindeki iptal koşullarının ayrı ayrı tartışılıp toplanan ve toplanacak tüm delillerin
hep birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazları yerindedir, kabulü ile hükmün yukarda açıklanan nedenlerden ötürü BOZULMASINA, 12.11.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder