T.C. YARGITAY 16. HUKUK DAİRESİ
E. 2012/1252 K. 2012/3116 T. 3.4.2012
• TİCARETİ TERK HÜKÜMLERİNE MUHALEFET ( Borçlu Ticaret Şirketinin Ticaret Sicili Adresinde Yaptırılan Zabıta Araştırmasına Göre Adresini Terk Ettiği veya Yeni Adresinin Tespit Edilemediği ve Sanıklardan Duruşmadaki Savunmasında İşyerini Taşıdıklarını Ancak Şu Anda Bir İşyerinin Olmadığına İlişkin Beyanı Karşısında Sanıkların Üzerine Atılı Suçun Oluştuğu )
• ADRESİN TERK EDİLMESİ ( Ticareti Terk Hükümlerine Muhalefet - Yeni Adresinin Tespit Edilemediği ve Sanıklardan Duruşmadaki Savunmasında İşyerini Taşıdıklarını Ancak Şu Anda Bir İşyerinin Olmadığına İlişkin Beyanlar Karşısında Suçun Oluştuğu )
• ZABITA ARAŞTIRMASI ( Ticareti Terk Hükümlerine Muhalefet - Borçlu Adresini Terk Ettiği veya Yeni Adresinin Tespit Edilemediği ve Sanıklardan Duruşmadaki Savunmasında İşyerini Taşıdıklarını Ancak Şu Anda Bir İşyerinin Olmadığına İlişkin Beyanı Karşısında Atılı Suçun Oluştuğu ) 2004/m.44, 337
ÖZET : Ticaret şirket yetkilisi
olan sanığa isnat edilen suçun oluşabilmesi için tacirin fiili olarak ticareti
terk etmesi ve bu durumu on beş günlük süre içerisinde kayıtlı olduğu ticaret
siciline bildirmemesi ve bütün aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve
adreslerini içeren bir mal beyannamesi vermemesinin gerekmesi nedeniyle, Vergi
Dairesi Müdürlüğünün yazısı ekindeki beyannamenin şikayet tarihini kapsamadığı gibi,
bir ticari faaliyetin yapıldığının da belirlenememesi, borçlu ticaret
şirketinin ticaret sicili adresinde yaptırılan zabıta araştırmasına göre
adresini terk ettiği veya yeni adresinin tespit edilemediği ve sanıklardan
duruşmadaki savunmasında, işyerini taşıdıklarını, ancak şu anda bir işyerinin
olmadığına ilişkin beyanı karşısında, sanıkların üzerine atılı suçun
oluştuğunun kabulü ile mahkumiyetleri yerine yazılı şekilde beraat kararı
verilmesi isabetsizdir.
DAVA : Ticareti terk
hükümlerine muhalefet etmek suçundan sanıklar S. Ç. ve B.Ç.'ın beraatlerine
karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından
temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının onama istemli tebliğnamesiyle
dosya, Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler
okunarak; Gereği görüşüldü:
KARAR : Yargıtay Ceza Genel
Kurulunun 14.02.2012 tarih ve 2011/505, 509, 513, 21.02.2012 tarih ve 2011/506,
510, 511 ve 621 esas sayılı dosyalarında, ticaret şirketlerinin müdür ve
yetkililerinin ticareti terk suçunu işlemelerinin mümkün olduğu yönünde
oyçokluğuyla verilen karar doğrultusunda uygulama yapılması Dairemizce de uygun
bulunmuş olmakla; ticaret şirket yetkilisi olan sanığa isnat edilen suçun
oluşabilmesi için tacirin fiili olarak ticareti terk etmesi ve bu durumu on beş
günlük süre içerisinde kayıtlı olduğu ticaret siciline bildirmemesi ve bütün
aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve adreslerini içeren bir mal
beyannamesi vermemesinin gerekmesi nedeniyle, Şişli Vergi Dairesi Müdürlüğünün 8
Eylül 2009 tarih ve 34146 sayılı yazısı ekindeki beyannamenin şikayet tarihini
kapsamadığı gibi, bir ticari faaliyetin yapıldığının da belirlenememesi, borçlu
ticaret şirketinin ticaret sicili adresinde yaptırılan 07/09/2009 tarihli
zabıta araştırmasına göre adresini terk ettiği veya yeni adresinin tespit
edilemediği ve sanıklardan S. Ç.'in 02.03.2010 tarihli duruşmadaki
savunmasında, işyerini taşıdıklarını, ancak şu anda bir işyerinin olmadığına
ilişkin beyanı karşısında, sanıkların üzerine atılı suçun oluştuğunun kabulü
ile mahkumiyetleri yerine yazılı şekilde beraat kararı verilmesi isabetsiz
olup,
SONUÇ : Temyiz itirazları bu
itibarla yerinde görüldüğünden hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
03.04.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder